Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ile Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı, Balıkesir’in en çok şehit verdiği mevkii olarak bilinen Kanlıdere Şehitliği’ni ihya etme amacıyla iş birliği protokolü imzaladı.
 
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nda bulunan Kanlıdere Şehitliği’nin, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından ihya edileceği duyuruldu. Balıkesir’in 252 şehidinin bulunduğu bildirilen alanda, yapılan iş birliğinin ardından Kanlıdere mevkiinde bir şehitlik inşa edilecek.

Dün sabah gerçekleşen ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın cenaze sebebiyle katılamadığı ihya protokolüne, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Yasin Sağay, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, Balya Belediye Başkanı Orhan Gaga, Bandırma Belediyesi Başkanı Av. Tolga Tosun, Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan, Erdek Belediye Başkanı V. Canan Kırdar, İvrindi Belediyesi Başkanı Yusuf Cengiz, Karesi Belediye Başkanı Dinçer Orkan, Kepsut Belediye Başkanı İsmail Cankul, Manyas Belediye Başkanı Tancan Barcin, Sungurlu Belediye Başkanı Ekrem Yavaş, Susurluk Belediye Başkanı Nurettin Güney, Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi üyeleri ile Balıkesirliler katıldı.
 
Gelibolu Tarihi Alan Restorasyon ve Yapım İşleri Grup Başkanı Gökhan Gümüşdağ, imza protokolünün hemen öncesinde gerçekleştirdiği konuşmasında, “Kanlıdere Şehitliğimiz, alanımızda yer alan diğer Şüheda Kabristanlığı gibi 2015-2016 yılına kadar üzerinde herhangi bir ihya çalışması yapılmamış Kabristanlarımızdan biriydi. Başkanlığımızın 2015 yılında kurulmasından itibaren de aldığımız işlerin başında Şehitliklerimizin ihyasına yönelik çalışmaları yürütmek geliyordu. Bu kapsamda da ilk olarak 2016 yılında Valiliğimiz ile birlikte yaptığımız bir protokol ile bu Şehitliklerimizi tasarımına yönelik ulusal çapta bir fikir yarışması düzenledik. Yarışmaya da konu olan 15 adet şehitliğimize yapılacak olan müdahalelerin şüheda kabristanlığını düzenlemesine yönelik elde edilen projeler bizim bugün uygulamasını hayata geçirdiğimiz projelerin de alt yapısını oluşturdu. Bununla da yetinmedik Sayın Başkanımızı öncülüğünde alanında uzman tarihçilerimiz ile birebir görüşüldü. Diğer disiplinden hocalarımız ile de görüşüldü. Ve bu uygulamaları oluşturacak olan 4 ana başlıkta kriterler belirlendi. Burada gelen ziyaretçilerimizin hem o ruhu hissedebilmesi adına bu Şehitliklerimizin, ‘Şehitlik’ vurgusunun sağlanması, Milli ve dini simgelerimizin yer alması aynı zamanda daha önceki yıllarda ziyaretçiler tarafından eleştiri aldığımız doğayla uyumlu ve ekonomik olmasına dikkat edilerek Başkanlığımız uzmanlığınca bu tasarımlar yeniden ele alındı. İhyasını yapacağımız Şehitlikler’de ortak bir dil kullanmak adına da, Milli ve dini simgelerimiz olan ‘Türk Bayrağımız, Ay-yıldızımız yine Osmanlı mezar taşlarında gördüğümüz Hüvel-Baki yazımızın ve yine Selvi ağaçlarımızın olması gerektiği yönünde kararlar aldık. Keza, yapılacak olan ihya projelerinin de doğanın içinde sırıtmaması adına, minimum derecelerdeki müdahaleler ile doğal görüntüsünü kaybetmemesi adına çalışmalarımızı hazırladı. Gelen ziyaretçilerimizin de bu rotaların uzunluklarının çok fazla olmasına dikkat ettik. Dezavantajlı gruplarımızın da rotaların her noktasını ziyaret etmesini de düşündük. Tabii ki bunları yaptıktan sonra Alan Başkanlığı olarak, bakımlarının sürdürülebilirliğinin de kolay olması adına malzemeler seçmeye çalıştık. ‘Bir Hilal uğruna ya rab ne güneşler batıyor’ aslında bizim Şehitlik tasarımlarımızın da ana gövdesini oluşturdu. Bu aşamada da daha önce bahsettiğim değerli hocalarımıza istinaden bu projenin ve diğer projelerimizde de danışman mimar olan Hilmi Şenalp ile bu tasarımları oluştururken, askeri düzenden ziyade savaş ortamında yaşanan hengameyi yansıtacak şekilde, özellikle de Şüheda Taşlarının ziyaretçide o duyguyu vermesi adına tasarımlar geliştirildi.  Tasarımızın da aslında en gözde parçası olan Şüheda Taşlarımız her Şehitliğimizde Şehitlerimizin sayısı kadar yerleştirilerek dağınık ve düzensiz halde yerleştirildi. Başkanlık olarak konuya çok hassas bir şekilde yaklaşarak, hata yapmamak adına uygulamanın her aşamasında, her numune öncesinde ve sonrasında bütün süreçlerde Sayın mimarımız Hilmi Şenalp’in de desteğini almaktayız. Bugün toplanmamıza sebep olan Kanlıdere Şehitliğimiz, asgari kaynaklarda 13. Tümel Şehitliği olarak geçmektedir. 814 Şehidimiz yatmaktadır, 252 adet Şehidimizin de Balıkesir’e kayıtlı olduğu bilinmektedir. Şehitliğimiz özellikle Mart 1915 Deniz Muharebesinden sonra Ocak 1916’ya kadar süren kara muharebelerinde Kirte, Kerevizdere ve Sığındere Seddülbahir bölgesindeki yoğun çatışmalarda şehit olan askerlerimizin yattığı yerdir. Mevkii olarak Kanlıdere kısmında yer aldığından dolayı isim olarak ‘Kanlıdere Şehitliği’ olarak bilinmektedir. Projemizin sonunda orada ‘Kanlıdere Şehitliği’ olarak ismini zikredeceğiz. Bu Şehitliğimiz dönemin Harita Komutanı Şevki Paşa tarafından da Şüheda Kabristanı olarak yeri belirtilen Şehitliklerimizden de birisidir. 2013 yılında Milli Parklar döneminde de yapılan jeofizik ve jeoradar taramalarıyla da yeri tespit edilmiş ve yeri taşınmaz kültür varlığı olmuştur.  Çanakkale Şehitler Abidesi’ne yakın konumdadır. Alçıtepe Köyü civarındadır. 15-16 parsellerde yer almaktadır. Ağaçlık bölgede yapılan taramada da Şehitlerimizin olduğu tespit edilmiştir. Proje alanımız 2 bin 930 metre karedir. Şehitlerimizin yattığı alanın büyüklüğü 1500 metre karedir. Burada ve diğer Şehitliklerimizde de kesinlikle hiçbir müdahale olmadan etrafındaki güvenli alanlarda uygulama imalatları yapılacaktır. Şehitliklerimize ulaşım özellikle Alçıtepe Köyü tarafına yoğun ziyaretçi aldığı noktayla seyir terası dediğimiz mevkideki iki yoğun ziyaretçi alan noktanın arasında kalmaktadır yaklaşık iki taraftan da birer kilometre içeri girdiğinizde Şehitliğimize ulaşabilmekteyiz.  Her Şehitliğimizdeki gibi burada da anıtımız olacaktır. Bu anıtımız, Türk-İslam mimarisiyle uyumlu olan, geçmişten günümüzde kullanılan tipolojiden esinlenilerek hazırlanılmıştır. Minimum müdahaleyle uygulama sağlamaktayız. Bu kapsamda olması gerekenlerden biri de Şehitlerimizin isminin yazması gerek Şehit levhalarıdır. Burada gelen ziyaretçilerimiz, hangi ilden hangi şehidimizin yattığını öğrenebilecektir. Yoğun yağışlar sonucu hala şehitlerimizin kemikleri ortaya çıkmaktadır bunu engellemek adına şehitliklerimizin etrafını doğal drenaj kanalları yaparak yüzey sularını uzaklaştırmayı hedefliyoruz. Bütün şehitlik tasarımlarımızda önceliğimiz sadelik olmuştur. Yürüyüş yollarımızda da beton kullanmadan, mevcut toprağın üzerine doğal taşları dizeceğiz” ifadelerini kullandı.
 
“KANIN GÖVDEYİ GÖTÜRDÜĞÜ MUHAREBE ALANLARINDAN BİR TANESİ BU MEKÂN: BALIKESİR ŞEHİTLERİNİN DE EN FAZLA OLDUĞU YER”
Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "Çanakkale bir milletin yok oluş sürecinden var oluş destanı yazdığı, bir milletin güneş gibi doğduğu ve bir hilal uğruna ne güneşleri batırdığımız bir yerdir. Çanakkale bu milletin ortak değeridir. Çanakkale’de vatanın kanayan bir köşesi olduğunu duyunca Doğu’dan Batı’dan, Güney’den Kuzey’den Ankara’dan Balıkesir’den koşa koşa gelip bu milletin evlatlarının ya şehit ya gazi oldukları yerdir. Çanakkale bir hilal uğruna koşa koşa bir gül bahçesine girer gibi kara toprağa düştükleri yerdir. Çanakkale vatanın kurtarıcısı, Kurtuluş Savaşımızın başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu, Çanakkale Savaşlarının muzaffer komutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tarih sahnesine çıktığı yerdir. Burada şehit olan bir Teğmen İbrahim Naci vardır. Günlükleri, hatıraları yayınlanmıştır. Savaşa geldiğinde günlük tutuştur ve az da olsa yazmıştır. Buradaki fedakârlığın, buradaki vatan savunmasının ne odluğunu belirtmiştir. En son defterine yazdığı söz ise; ‘Allah’a ısmarladık’tır ve o hatıratında şunu der; ‘Biz burada ölmekten korkmadık, canımızı ortaya koymaktan korkamadık. Bir korktuğum şey var unutulmak.’ Biz burada Tarihi Alan Başkanlığının bu salonundan diyoruz ki; siz asla unutulmadınız, unutulmayacaksınız. Çünkü onlar bu vatan için en sevdikleri, en kıymetli olan şey canıdır, onlar canlarını ortaya koymuşlar ve bu toprakların bizim olması için, bu topraklarda al yıldızlı al bayrağın dalgalanması için ve bu topraklarda bizim egemenliğimizin devam edebilmesi için canlarını hiç çekinmeden ortaya koymuşlardır. Biz onlar için hangi şehitliği yapsak, hangi anıtı diksek onlara olan borcumuzu asla ödeyemeyiz. Ama biz buradan; ‘Biz sizi unutmadık’ diyoruz. Siz bizim için çok kıymetlisiniz.  Balıkesirliler olarak sizlerle birlikte herkese bunu ilan ediyoruz. Burada her ilin, ilçenin, ailenin bir ferdi, parçası var. Çanakkale herkesin ortak değeridir. Hatta şuan Türkiye sınırları dışarısında olan Türkiye coğrafya dediğimi; Halep’ten, Kosova’dan, Balkanlar’dan bir sürü evlat buraya gelip şehit veya gazi olmuş. Çanakkale dendiği zaman herkesin birleştiği yer anlamına gelir. Balıkesirliler de bunu yaptı. Herkes birleşti. Balıkesir birleşti ve geldi; böyle güzel bir iş ortaya çıktı. Ben bütün Balıkesir Belediye Başkanlarımıza, belediye meclis üyelerimize, bütün Balıkesir ahalimize gönülden teşekkür ediyorum ve inşallah bu çalışmalarımızın artarak devam edeceğine inanıyorum. Hala Çanakkale’de daha önce bilinmeyen şehitlikleri gerek haritadan, gerek askeri ceridelerden tespit ediyoruz. Hala bastığımız yerin altından bir şehit kabri, şehitlik çıkma ihtimali var. İşte Kanlıdere Şehitliği de onlardan biri. Adı üstünde Kanlıdere Şehitliği… O Çanakkale hengamesinde en yoğun çarpışmanın yaşandığı, tabiri caiz ise gırtlak gırtlağa, göğüs göğse çarpışmaların yaşandığı, kanın gövdeyi götürdüğü muharebe alanlarından bir tanesi bu mekan. Balıkesir şehitlerinin de en fazla olduğu yer. Böyle bir yer tespit ettik. Bir hilal uğruna toprağa düşen civan mertlerin, toprağa düştükleri hilalin gölgesinde gölgelensinler diye, gelenler bir Fatiha okusun diye, saygı duruşunda bulunsun diye, bu topraklar nasıl vatan yapıldı, nasıl cumhuriyete kavuştu, nasıl bizim oldu ve bizim kaldı düşünsünler diye doğallığa en az müdahale ederek, orijinalliğini bozmadan böyle bir proje ortaya çıktı. Ümit ediyorum ki; bu ilk adımı attıktan sonra yine böyle bir seçkin toplulukla, o güzel yerin açılışını da yaparız ve vicdanen şehitlerimize karşı borcumuzu bir nebze olsun ödeyebilmenin gönül rahatlığıyla daha mutlu oluruz. Bir kez daha bize bu toprakları vatan yapanları rahmetle, şükranla, minnetle yâd ediyorum. Çanakkale’de kahramanlaşan, Kurtuluş Savaşımıza başkomutanlık yapan, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bütün kuvvet komutanlarımızı minnetle yâd ediyorum.  İnşallah bizler de onların evlatları, torunları olarak onlara layık bir çalışma içerisinde oluruz ve bu topraklarda ebediyen başımızda al yıldızlı al bayrağımız olur ve hep birlikte kardeşçe bu topraklarda biz otururuz” dedi.
 
“KUVÂ-Yİ MİLLİYE ŞEHRİ BALIKESİR OLARAK UNUTMADIK VE UNUTMAYACAĞIZ”
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Yasin Sağay, “Kuvâ-yi Milliye şehri Balıkesir olarak unutmadığımızı ve unutmayacağımızı 2019 ve 2024 görev yapacak olan tüm Balıkesir Belediye Meclis Üyeleri olarak, Yücel Başkanımın Başkanlığında, bu kararı 5-6 ay önce aldık ve Kanlıdere Şehitliği’nin protokolünü imzalamak üzere tüm Meclis Üyelerimiz ve tüm Balıkesir olarak bu işe baş koyduk. İnşallah projenin sonunda da tüm Balıkesir olarak açılışına katılacağız. Ben, aynen Sayın Başkanımın da ifade etmiş olduğu gibi Gazi Mustafa Kemal Atatürk de başta olmak üzere tüm şehitlerimizi şükranla yâd ediyorum. İnşallah biz de yarın torunlarımıza bu Meclis olarak anlatacağız. Bu fırsatı bize sunan Tarihi Alan Başkanlığımıza da teşekkürü borç biliriz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
 
İşbirliği protokolünün imzalanmasının ardından, Kaşdemir, Sağay ve beraberindekiler Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi'ni gezdi. Kanlıdere Şehitliği’nin bulunduğu konuma gidilerek, şehitler için Kur’an okundu. Program, Şehitler Abidesi'ndeki sembolik mezarlara karanfil bırakılması ve Şehitler Abidesi önünde hatıra fotoğrafı çekilmesi ile sona erdi.
 
Sevi Gözay UĞURLU