2005 yılında Bigalı kadınların talepleri sonucunda kurulan Biga Kadın Kooperatifi BİKAD'ın Kurucu Başkanı Ayfer Baykal, kooperatif fikrinin ortaya çıkması ve o dönemdeki süreci paylaştı. Baykal, kooperatif kurulmadan yıllar öncesi Bigalı kadınlar olarak ilçede yaptıkları çalışmaları da anlattı.
 
Biga’nın değerlerinin ve tarihinin unutulmaması için yola çıkan BİGAM Biga Araştırmaları Merkezinin yayınladığı söyleşide, yıllardır ilçede aktif olarak çalışan Biga Kadın Kooperatifi BİKAD'ın Kurucu Başkanı Ayfer Baykal kuruluş hikayesini anlattı. BİKAD Kurucu Başkanı Ayfer Baykal ilk önce kendisinden bahsederek, “1957 Biga doğumluyum. Çerkez bir ailenin kızıyım. İki kızım var, üç torunum var. Kendimi anlatırken sosyal girişimci olarak atfediyorum çünkü 30 küsur yıldır bu çalışmaların içerisinde yer almaya çalışıyorum. Bu çalışmalarımız, çocuklarımın okul döneminde başladı. Çocuklar ilkokula başladığında Okul Aile Birliklerinde yer aldım. Bizim jenerasyon biraz sorumluluğunu bilen nesiliz biz ve sorumluluk bilinciyle girdiğim her sivil toplumda o şekilde görev almaya özen gösterdim” dedi.
 
“70 KADINA YAKIN BİR ÖRGÜTLENME OLDU”
İlk çalışmalardan bahseden Baykal, “O dönemki kaymakamımıza çalışma yapmak niyetinde olduğumuzu anlattık. Kaymakam bey ise ‘Biga Çocuk Esirgeme Kurumun ihtiyacı var, enerjiniz varsa istediğiniz alanda da çalışırsınız. Çocuk Esirgeme Kurumuna yardımcı olursak çok anlamlı olur’ dedi ve biz hemen bir kadın grubu kurduk. 70 kadına yakın bir örgütlenme oldu. Binanın fiziki yapısı çocukların psikolojisi için sıkıntılıydı ve hemen el atalım dedik. İnanılmaz bir çalışma sergiledik orada. Çocuklarla organizasyonlar düzenledik; doğum günü kutlamaları, piknikler, geziler yaptık ve çocuklarla anne-abla ilişkisi yaşadık. Bu çocuklara çok iyi geldi.  Çocuklar biz ilk gittiğimizde başları önde hep eğikti, sonrasında ilişkiler kurdukça diyalog geliştirdik. Binanın fiziki olarak sıkıntıları vardı. Akma problemi vardı, yattıkları yatakhanelerin durumu kötüydü. Bu çalışmalar bizim 15 yıl sürdü. 15 yıl kopamadık bu çocuklardan. Hatta eşim diyordu ki, ‘Vasiyetimdir sana, her çalışmayı bırak ama Çocuk Esirgeme Kurumu’nda ayrılma. Burası çok anlamlı ve ilgilenilmesi gereken bir yer.’ Sonrasında çocuklarımız Çanakkale’ye nakil oldular. Evlerde çocuklar bakılmaya başlandı. Bu bizim de çok istediğimiz bir şeydi ama çocuklardan ayrılmak bizi üzdü. Çünkü artık kendi çocuklarımız gibiydi, bize açılan çocuklardı. O kısım hem duygusal hem de hayatta dönüp baktığımda iyi ki bu çalışmaların içerisinde bulunmuşum diyorum. Şimdi torunlarımız var hatta Kadın Kooperatifimiz yuvası var, o yuvada çocuk esirgemeden çocuklarımızın çocukları oraya geldiler.  Böyle çok duygusal anlar yaşadık” ifadelerini kullandı.
 
“YEREL GÜNDEM 21 KADIN MECLİSİ KURDUK VE ÇALIŞMALARA BAŞLADIK”
Çocuk Esirgeme Kurumu çalışmaları sırasında huzurevi, üniversitenin derneği, hastane gibi kurumlara da destek verdiklerini de anlatan Baykal, “Bu yapılacak işler bizler gönüllü olarak destek olmaya çalıştık. Bu görünürlük Ayfer Baykal ve arkadaşları olarak ilerliyordu. Görünür yüzde ben daha çok oluyordum. Sonra bana bu belediye meclis üyesi teklifi getirdi ama benim siyasetle işim yoktu. Ama kadın kimliğim, görünür yüzüm ile belki o sorumluluk bilinci ile teklifte bulunuldu. Baştan çok sıcak bakmadım açıkçası ama sonrasında Biga’da benim seçildiğim yıla kadar 1999-2004 yıl aralığından bahsediyorum 30 yıldır Biga’da kadın belediye meclis üyesi olmamış. Bu benim o kadar yüreğime dokundu ki… Bu teklifi değerlendirdik. Ben dördüncü sırada bıçak sırtında meclise girdim ama bizim başkanımız seçilemedi. 2004 yıllarında belediye meclis üyelerinde çok değer veriyorlardı ve ulusal toplantılara davet ediyorlardı. Bir toplantıda Kapadokya’ya gitmiştik. Kapadokya’da Yerel Gündem 21 ile tanıştık ve ben çok etkilendim. Biga’ya döndüm mecliste Yerel Gündem 21 kurulması için baskı yapıyorum. Fakat muhalefette bir belediye meclis üyesiyim, bayağı zorlandım o dönem. Fakat ısrarlarım sonucu belediye meclisi kabul etti ve Yerel Gündem 21 kuruldu. Ben genel sekreterliğini yaptım ve ilk önce üniversite yeni kuruluyordu, gençlerle bir gençlik meclisi kurduk. Engelliler o dönemde dernekleşmek istiyorlardı. Dolayısıyla bir engelli meclisi kuruldu ve hem cinslerim olarak kadınlarla Yerel Gündem 21 Kadın Meclisi kurduk ve çalışmalara başladık” şeklinde konuştu.
 
“KADIN EMEĞİ DEĞERLENDİRME VAKFININ DESTEKLERİ İLE KURDUK”
“Kadınları sorduk, ‘Ne olsa buraya devamlı gelirsin?’. O dönem Halk Eğitimin ahşap boyama, takı tasarımı gibi kursları vardı. Dediler ki böyle bir kurs olursa seve seve katılırız. Halk Eğitim ile konuştuk ve bu kursları belediyede açtık” diyen Baykal, kurulma hikayesini şu şekilde anlatmaya devam etti: “Bu sürede kadınların taleplerini alıyorduk ve Cuma günleri de bu taleplerin uzmanlarını kadınlarla buluşturuyorduk. Bu çalışmalar sırasında kadınlara şunu da sorduk, ‘Biga’da yaşayan kadınlar olarak hayatınızda neyi değiştirmek istersiniz?’, kadınlardan üç tane önemli konu çıktı. İlk önce dediler ki, ‘bize para kazandırın, ekonomik olarak güçlendirin’. İkinci olarak ise, ‘Çocuklarımızın eğitimini çok önemsiyoruz ama kendimizin eğitimi de çok önemli’. Bunu nasıl çözebiliriz diye düşündük. Vakıf olsak hiç birimiz zengin değildik, dernek olsak bu işletme kısmı sıkıntılı. Orada kooperatifçilik gündeme geldi. Kooperatifçilik fikrinden sonra bu Yerel Gündem 21’de de biz ulusal birçok toplantıya gidiyorduk. Bu kadın kooperatifi çalışmalarında kendimizi ifade ederken Ayşe Temiztaş, Ayşe Sokullu ve Ayfer Baykal tam bir sac ayağı oldu. Toplantılara da zaten beraber gidiyorduk. Toplantılarda Ayşe Sokullu kooperatif örgütlenmesine, Ayşe Temiztaş başka bir örgütlenmeye, farklı alanlarda çalışan kadınlarla görüşüyorduk ve bu bilgileri mutlaka kadınlarla paylaşıyorduk. Dolayısıyla üç öncelikli sorunumuzda çözüm kooperatifleşme diye karar verdik. Ondan sonra kooperatifleşme ile ilgili çalışmalarımız başladı. 2005 yılında kooperatifimizi, Kadın Emeği Değerlendirme Vakfının teknik ve eğitim destekleri ile kurduk.”
 
Sevi Gözay UĞURLU