ÇOMÜ’de Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cumhur Aslan, ‘Toplum ve Çocuk’ konusunu, Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği (UCİM) Çanakkale Temsilcisi Şehpal Ovalı ile konuştu. Söyleşide UCİM faaliyetlerinden Ovalı, “Çocuklar konuşacakUCİM yanlarında olacak” diyerek UCİM olarak pandemi sürecinde de online olarak çalışmalarına devam ettiğini dile getirdi.
 
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Prof. Dr. Cumhur Aslan, sosyal medya üzerinden gerçekleştirdiği söyleşilerde geçtiğimiz haftalarda UCİM Çanakkale Temsilcisi Şehpal Ovalı’yı ağırladı.
 
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği kısaca UCİM ile ilgili bilgi alan Arslan, derneğin tanımı ve çalışma faaliyetleri ile ilgili sorularını Çanakkale Temsilcisi Şehpal Ovalı ile paylaştı.  ‘Çocuk ve Toplum’ konusu etrafında yapılan söyleşide UCİM Çanakkale Temsilcisi Ovalı, öncelikle UCİM hakkında bilgi vererek, “Genel Başkanımız Saadet Özkan kendisi bir öğretmen. Yıllar önce İzmir’in Menderes ilçesine bir köy okuluna ataması oluyor ve göreve başlıyor. Bir zaman sonra, bu okulda ters gittiğini fark ediyor. Çocukların okul müdürünün odasına gittiğini, geri gelmediğini, kapıların kitlendiği gibi durumları fark ediyor. Daha sonra çocuklarla iletişime geçiyor ve çocuklar ‘bize kötü dokunan biri var öğretmenim’ diyorlar. Daha sonra okul müdürünün odasına gittiğinde hoş olmayan manzaralarla karşılaşıyor. Bu okul müdürü orada 22 yıldır görev yapıyormuş ve bu kadar yıldır kaç tane çocuğu istismar ediyor. O zaman 8 tane çocuğu istismar ediyor ve mücadele başlıyor. Bu mücadele Türkiye geneline yayılıyor ve bu okul müdürü 82 yıl 6 ay hapis cezası alıyor. Gündeme geldiği zaman, Saadet Hoca’ya ulaşmaya çalışıyorlar ve birçok kişi yaşadıkları bu durumu anlatıyor. Ardından Saadet Özkan’ın Mersinli bir iş adamı olan Yücel Ceylan ile yolları kesişiyor ve dernekleşmeye karar veriyorlar. 2017 yılında dernek kuruluyor ve ardından bugün itibari ile 75 bini aşkın gönüllü üyesi ve 60 ilde de temsilcilikleri bulunuyor” diye anlattı.
 
“OLDUKTAN SONRA DEĞİL OLMADAN ÖNCE ÖNLEMEMİZ GEREKİYOR”
Ovalı, dernek hakkında bilgi vermeye devam ederek, “Derneğin merkezi Mersin’de, İzmir’de de ilk İstismarı Önleme Merkezi açıldı. Bu merkez ne iş yapıyor diye bakarsak; biz şöyle düşünüyoruz. İstismarlar olduktan sonra değil olmadan önce önlememiz gerekiyor. Bizim yapmamız gereken bu olay olmadan önce önleyebilmek, bunu başarabilmek. Bunu başarabilmek için eğitimler veriyoruz. Bu mücadele dünyada da ses getiriyor ve ABD, Yılın Cesur Kadını Ödülü’nü Saadet Özkan’a veriliyor. 2019 yılında Elle Dergisi Saadet Özkan’ı Yılın İlham Veren Kadını seçiyor. Toplumsal Duyarlılık Ödülü, Yılın İz Bırakanlar Ödülü gibi birçok ödül de alıyor. UCİM şu ana kadar Türkiye genelinde 10 bin 29 tane çocuğa mahremiyet eğitimi düzenledi. 50 bin 624 yetişkine veli/öğretmen/çeşitli meslek gruplarına farkındalık eğitimi düzenledi. 110 bin 52 üniversite öğrencisine farkındalık konferansı, 2019 yılında 424 okulda eğitim düzenledi. Üniversitelerde 150 konferans ve çalıştay yaptı. Okullarda ebeveynlere, çocuk hakları ve mahremiyeti, dijital çağda çocuk yetiştirmek, akran zorbalığı seminerleri verildi. 2021-2021 pandemi sürecinde, biraz daha düşük oldu ama buna rağmen 108 tane online eğitim, 25 TV yayını, 157 resmi gazete yayını, 79 toplantı, 27 online konferans ve 42 canlı yayın gerçekleştirildi” şeklinde belirtti.
 
SON 3 YILDA ÇOCUK İSTİSMARI DAVA SAYISI 52 BİN 327
Davalar hakkında da sayıları paylaşan Ovalı, “Son 3 yılda çocuk istismarı hakkında açılan toplam dava sayısı 52 bin 327. Bunlar açılan davalar, bir de bilmediklerimiz var. Bu davaların 42 bin 941’i mahkumiyet ile sonuçlanmış. Yani yüzde 75’inde suç sabit görülmüş. Son 3 yılda suça sürüklenen çocuk sayımız 494 bin ve bu çocukların ortalaması 9-10 yaş, yüzde 90’ı erkek çocuk, yüzde 64’ü de mahkumiyet alarak suça sürüklenmiş” dedi.
 
“ESAS KISIM ÇOCUĞUN HAYATA TEKRAR KAZANDIRILMASI”
“Şimdiye kadar bin 700 tane çocuğa hukuki destek sağladık” diyen Ovalı, UCİM ne yapar sorusunu tekrar hatırlatarak, “Biz istismar için mücadele eden bir derneğiz.  UCİM Türkiye genelinde birçok farkındalık çalışması yapıyor. Üniversiteler, belediyeler, sosyal hizmetler kurumları ile beraber ortak projeler yapıyor. Rehabilitasyon desteği veriyor. Bizim 75 bin gönüllü üyemizin çok büyük bir oranı psikolog, pedagog, PDR öğrencileri, mezunlar, bu öğrenciler hep gönüllü olarak çalışıyorlar. Bir istismar vakasında olduktan sonra biz davaya gittik, davada mahkumiyet sağladık ama bitmiyor. Esas kısım o çocuğun hayata tekrar kazandırılması. Çünkü biz şunu da gördük, istismarcıların büyük çoğunluğu geçmiş hayatlarında istismara maruz kalmışlar. Rehabilite edilmedikleri için bunu normalleştirmişler ya da hastalık haline getirmişler veya bir intikam duygusu yaşamışlar. Ruhsal ve duygusal şekilde iyileşemedikleri için bu hale gelmişler. Bir diğer ise hukuksal boyutu. Çok fazla gönüllü avukatımız var. Bu gönüllü avukatlarımız sayesinde, hukuki destek anlamında anne babalara veya mağdur kişilere hukuki destek sağlıyor. Maddi kısımları dernek tarafından karşılanıyor. Avukatlarımız da gönüllü olarak davaları takip ediyorlar. Şimdiye kadar bin 700 çocuğa hukuki destek vermişiz, 507 çevrimiçi seans desteği sağlamışız, birebir olarak bin 21 çocuğa ve ailesine terapi hizmeti verilmiş” ifadelerini kullandı. 
 
“GELEN VAKALARIN BİRÇOĞU KÖYLER VE İLÇELERDE”
UCİM Çanakkale Temsilcisi Şehpal Ovalı, Çanakkale’deki faaliyetlerinde de bahsederek, Çanakkale Valiliği’nden Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ne kadar birçok kurum ile entegre olarak çalıştıklarını belirtti. Çanakkale’de 5 davayı takip ettiklerini ve 4’ünde mahkumiyet kararı çıktığını söyleyen Ovalı, “İlçe ve merkez arasındaki büyük bir fark var. Bu olaylar Ağır Ceza’da görülüyor ve Çanakkale merkezde var sadece. İlçelerde olanlar merkeze gönderiliyor. Biz burada ilk davamızı aldığımızda ve adliyeye gittiğimizde birçok çocuk istismarı davası olduğunu gördük. Gelen vakaların birçoğu köyler ve ilçelerde. Merkez’de de oluyor ama yüzde olarak baktığımızda ilçeler daha problemli” şeklinde belirtti.  Pandemi öncesinde Çanakkale’nin köylerine ve ilçelerine gitmek istediklerini söyleyen Ovalı, “2 köy ve ilçeye eğitim düzenlemiştik ama Mart ayında pandemi başladığı için maalesef tıkandık. Valilik ve muhtarlarımızla işbirliği içinde köylerimizde tek tek eğitim vermeyi planlıyorduk. İlk olarak Erenköy’de ve Kayadere Köyü’nde yaptık.  Pandemi biter bitmez bu projeye devam edeceğiz” dedi.
 
ÇANAKKALE’DE ÇOCUK İZLEM MERKEZİ YOK
Ovalı, istismar vakalarının birçoğunun saklandığını söyleyerek, “Genellikle aile içi olduğu için saklıyorlar. Sakladıkları için de davalara yansımıyor. Örtbas ediliyor. Yansıdığı zaman çok farklı zorluklarla karşılaştık. Bazı davalarda çocuklar yıpranıyor, defalarca ifadeleri alınıyor. Mahkeme salonlarında yaşadıkları, küçücük çocuk mahkemeye çıkıyor. Orada anlatıyor. Polis ifadesini alıyor anlatıyor. Avukata anlatıyor. Sürekli travma yaşatıyor ve biz bu sürece hukukçu arkadaşlarımız ile beraber inanılmaz karşıyız. Bu konuda mücadele veriyor. Çanakkale’de çocuk izlem merkezimiz yok. En son bunu emniyet şube müdürümüzle görüştüğümüzde ilettik; buradaki çocukların ifadeleri nasıl alınıyor, nerede alınıyor? Çocuk izlem merkezlerinde uzman kişilerce ifadeleri alınıyor. Pedagog, psikolog olması gerekiyor. Doğru kelimelerle ifadesi alınması gerekiyor. Çocuk zaten travma yaşıyor ama her anlattırıldığında tekrar tekrar travma yaşatılıyor. Biz diyoruz ki çocuk izlem merkezlerinde ifadesi alınsın, bir daha bir daha ifadesi alınmasın. Biz bunu istiyoruz. Biz ayrıca bu konuda uzman kişilerden oluşan mahkemeler istiyoruz” dedi.
 
Sevi Gözay UĞURLU