Habertürk kanalında yayınlanan ‘Gerçek Fikri Ne’ programına konuk olan Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, AK Partililerin aşı olduğu iddialarına cevap vererek, gündemde yer alan bazı tartışmalarla ilgili düşüncelerini de aktardı. Turan, ayrıca Çanakkale ile ilgili yapılan yatırımları da söyleyerek, Çanakkale’nin turizmin, tarımın büyümesi için köprüye ihtiyacı olduğunu vurguladı.
 
Eren Eğilmez’in moderatörlüğünde yayınlanan Habertürk kanalında yayınlanan ‘Gerçek Fikri Ne’ programının konuğu olan Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan oldu.
 
“TOPLUMA ÖRNEK OLMAK İÇİN CUMHURBAŞKANIMIZIN AŞI UYGULAMASINA EŞLİK ETTİK”
Koronavirüs aşısının uygulanmaya başlamasının ardından geçtiğimiz günlerde Ankara Şehir Hastanesi’nde aşı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ardında, AK Parti üyelerinin aşı olduğu iddialarına cevap veren Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan,  “Ben henüz aşı olmadım. Sağlık Bakanımız başta olmak üzere, Cumhurbaşkanımızın Türkiye’deki iddialı vizyonu ile beraber aşı ve diğer konularda muazzam bir mesafe kat ettik. Dünyada şu anda üç gün içerisinde 700 binleri bulan aşı imkanı olmadığını düşünüyorum. Sağlık çalışanlarımız için 700 bini aşan aşı kampanyası başlatıldı, bunun ardından diğer iş kolları da gelecektir mutlaka. Biz sayın cumhurbaşkanımızın Türkiye’deki aşıya bazı lobilerin karşı olduğu iddiasından yola çıkarak, MKYK toplantısında cumhurbaşkanımıza eşlik etme üzere Ankara Şehir Hastanesi’ne gittik, aşı olmasına şahitlik ettik ve oradan ayrıldık. Ne zaman ki Sağlık Bakanlığı bizlere, o iş kolları içerisinde sıra gelecekse mutlaka bilgi verecektir ve biz de diğer arkadaşlarımızla aşımızı olacağız. O gün şartları uyan arkadaşlarımız varsa, doktor, eczacı gibi oldular ama ben aşı olmadım. Topluma örnek olmak için cumhurbaşkanımızın aşı uygulamasına eşlik ettik ” dedi.
 
“KURUMLARA GÖRE DEĞİL, İLKELERE GÖRE DURUŞUMUZ OLMASI LAZIM”
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Eski Milletvekili Selçuk Özdağ’a ve onunla ilgili bir haber yapan Gazeteci Orhan Uğuroğlu’na karşı yapılan fiziki saldırı ile ilgili sosyal medyada ilk tepki verenlerden biri olan Bülent Turan, konuyla ilgili olarak, “Bizim şahıslara, kurumlara göre değil, ilkelere göre duruşumuz olması lazım. Türkiye’de siyaset yapan kim olursa olsun, yaptığını yanlış bulabilirsiniz, hatta ihanete varan farklı düşünceler, kavgalar da olabilir, ne olursa olsun ama 83 milyonun ortak paydada olması lazım, siyaset yapan kişilere karşı tehdit, hakaret, fiili saldırı asla kabul edilemez. Şunu doğru bulmuyorum; bazılarının önce tweet attı sonra attı tartışmalarını doğru bulmuyorum. Bazı insanlar bazıları tweet ile ifade eder, bazıları telefon açar, bazıları dua eder. Herkesin farklı bir tarzı olabilir. O faillerin bulunma süreci başlamış ve bulunmuştur. Devlet görevinin başında. Kim kime karşı fiili bir darpta bulunursa, bunun cezası mutlaka olur. Bunu yaparken de, olay olduğunda ‘bunu şu yaptırdı, bu yaptırdı’ demek de, bunun üzerinden cumhurbaşkanımıza, Sayın Bahçeli’ye ithamda bulunmak da bu olayın başka bir konusu olur. Ben tweet atmasam da atsam da karşı taraftakilerin tabiri caizse, bu konuya muhatap olanların böyle bir beklentiye girip, bunu bir ajitasyon aracı olarak kullanmasının doğru olmadığı kanaatindeyim. Hiç kimseye tehditte bulunmasın, hakarette bulunmasın, darpta bulunmasın başka bir şey ama başına gelen insanın da bunu daha ilk dakikasında ‘Erdoğan açıklama yapmadı’ tarzı çok sığ yaklaşımı doğru bulmuyorum. Zaten konular, bakanlık işin başında” açıklamasında bulundu.
 
“BU ÜLKENİN CUMHURBAŞKANINA ‘SÖZDE’ DERSENİZ, HERKES CEVABINI VERİR”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Cumhurbaşkanı Erdoğan için ‘sözde cumhurbaşkanı’ ifadesini kullanmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’na ‘Teröriste terörist demekten aciz sözde genel başkan’ şeklinde yanıt vermişti. Turan ise konu sonrasında kendi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda ‘Ömründe seçim kazanmamış, oturduğu koltuğa Fetö’nün kaset operasyonuyla getirilmiş biri kalkıyor utanmadan sıkılmadan Milletin seçtiği Cumhurbaşkanı’na ‘sözde’ diyorsa akli melekeleri yerinde değildir. Yazık’ ifadesini kullanarak eleştiride bulunmuştu. Turan, bu paylaşımını açarak, “Grup başkanvekillerinin görevi sadece kızmak, bağırmak değildir bizler mecliste 1 hafta-10 gün görev yaparız, hiç haber olmaz. Ne zaman bir gerginlik, bir kavga olur kürsüde o zaman haber olur. Dolayısıyla toplum bizi hep kavga eden insanlar olarak düşünürler. Oysa böyle değil. Bizim de diğer partiler başta olmak üzere, tüm oradaki ilgililerle toplantılarımız olur, olması gerekir. Ama sadece kürsüdeki kavgalar, büyük ateşli tartışmalar haber olduğu için hep kavga ediyormuş gibi düşünülür. Bu doğru değil. İkincisi, seçimlere 3 senesi daha var. Türkiye’de olağanüstü bir kriz olmazsa ki inşallah olmayacak, 3 sene seçim yok. Bu kadar gerginliğin içerisinde bir siyasi atmosferin aslında ne Türkiye’ye bir faydası ve ne Kılıçdaroğlu’na faydası var. Ben Kılıçdaroğlu’nun zaman zaman güya ‘toplumun farklı kesimlerini dinlemek lazım’ iddiasıyla herkese ulaşalım tarzı yaklaşımlarının, anlık gelgitlerle çok sert söylemlerinin olduğunu düşünüyorum. Bir karar veriyor, tüm kesimlere ılımlı olmaya çalışıyor fakat kalp ve zihin farklı çalıştığı için bir yerde patlayabiliyor. Bu kadar normal bir siyasi süreç giderken, bir anda ‘sözde cumhurbaşkanı’ kullanırsanız, derler ki bu normal değil. Kılıçdaroğlu’na bizzat akli melekelerin yok demek başka bir şey, ‘sözde cumhurbaşkanı’ ifadesini yorumlarken bu nereden çıktı, bunu demek normal değil. Kılıçdaroğlu’nun yaşı 70’den fazla, ben saygı eden bir insanım. Fakat bu ülkenin cumhurbaşkanına ‘sözde’ derseniz, herkes cevabını verir” şeklinde konuştu.
 
“ÇANAKKALE’NİN HER YERİNDE İSTİHDAMI ARTTIRAN BİR SÜREÇ YAŞIYORUZ”
1915 Çanakkale Köprüsü çalışmaları hakkında son bilgileri paylaşan Milletvekili Turan, şunları söyledi: “Türkiye’nin ikinci köprüsü, dünyanın en uzun köprüsü. Çok büyük bir köprüden bahsediyoruz. Bazen köprü deyip geçiyoruz ama iki ayak aralığı 2 bin 23 metre, toplamda 4 bin 600 metre devasa, Eyfel Kulesi’nden daha büyük, kırmızı beyaz Türk bayrakları olan, Yahya Çavuş’un simgesi olan harika bir estetiği ile hayata geçen bir köprüden bahsediyoruz. Ne olursa olsun Çanakkale’nin köprüye ihtiyacı var; turizmin, tarımın büyümesi için köprüye ihtiyacı var. İstanbul tecrübesinden de yola çıkarak şu anda Çanakkale’mizde 8 tane büyük tarım ovası, tarım sit alanı ilan edildi. Bu sıkıntılar yaşanmasın diye. Tabi ki bizim oradaki insanımızın tarlası, arsası değerlendi. Bunlar olacak ama esas itibariyle tarım Türkiye’nin de Çanakkale’nin de gerçeği. Biz tarımla ilgili önemli adımlar atıyoruz. Tarımı bozacak hiçbir adımı atmak istemiyoruz.  Çanakkale’de Ezine Gıda OSB yapıyoruz, 8 bin kişi çalışacağı 90 tane tarım fabrikasından bahsediyorum. Bayramiç’te küçük hayvancılık yapıyoruz, Ayvacık’ta termalle ilgili tarım yapıyoruz. Dehşet bir iddiamız var. Çanakkale’nin her yerinde şantiye anlayışıyla hem istihdamı arttıran hem kamu yatırımı arttıran bir süreç yaşıyoruz. Köprümüz kıymetli, süreci bozan bir iş değil. Çanakkale vekilliği de çok özel bir vekillik.”
 
Gizem Tuğçe BAYHAN