TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Çanakkale Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Soykut Özer, İzmir depremiyle ilgili açıklamalarda bulunarak, Çanakkalelileri uyardı. Kent merkezi ölçeğinde gerek 2014 yılında yaşanan 6,5 büyüklüğündeki Gökçeada gerekse 6,6’lık İzmir depreminde iyi sınav verildiğini aktaran Soykut, “Fakat vatandaşlarımız rehavete kapılmamalı ve riskli olduğunu düşündükleri binalarını inşaat mühendisine kontrol ettirmeli ve gerekirse yenileme yoluna gitmelidir” dedi.

30 Ekim tarihinde İzmir Seferihisar açıklarında AFAD ‘a göre 6.6 Mw, Amerikan Yerbilimleri Enstitüsü ve Avrupa Sismoloji merkezine göre 7.0 Mw büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini anımsatan Başkan Özer, bu depremin maalesef bir kez daha aslında yaşadığımız önceki depremlerden ders almadığımızı ve halen daha hazırlıksız olduğumuzu gösterdiğini söyledi.

Depremi Çanakkale’nin de hissettiğini aktaran Özer, “Çanakkale olarak her ne kadar kuvvetli bir sarsıntı ile hissetmiş olsak dahi somut olması açısından şu örneği vermek isteriz; mevcut yönetmelik şartları altında Çanakkale kent merkezinde tasarlanan binalar yer yer değişiklik göstermek ile beraber ortalama 300-400 gal arasında bir ivmeye dayanacak şekilde projelendirilir. Bu depremin kent merkezinde yarattığı ivmeler, tasarım değerinin %5’i civarındadır. Yakın tarihte Çanakkale kent merkezini etkileyen 24/05/2014 Gökçeada depreminde (6,5 Mw) dahi Çanakkale bu depremin etkilerinden kat be kat fazla etkiye maruz kalmış ve kent merkezinde küçük hasarlar ile atlatılmıştır. Bu demektir ki eğer etkilenen bölgedeki binalar yönetmeliğe uygun yenilenmiş olsa hiçbir kayıp olmadan bu depremi atlatmak mümkündü. Çanakkale kent merkezinde ise yıkık veya ağır hasara uğramamış yeni bina olmaması zaten beklenen bir durumdur. Fakat eski yapılarda mühendislik hizmeti almadan yapılmış, yapıldığı zamandaki yönetmelik koşullarını sağlamayan yapılarda hasar olmaması ise şanslı olduğumuz bir durumdur. İnsanımızın artık ‘bizim evimiz kayalık üzerine yapılmış’ veya ‘yapan usta çok iyi yapmış’ gibi mühendislikle alakası olmayan düşünceleri bir kenara bırakıp riskli olduğunu düşündüğü binalarını bir an önce yenilemelidir. Bu depremin etkilediği bölgeler aslında Çanakkale kent merkezi ile zemin bakımından benzerlik göstermektedir. Kalın alüvyonal zeminlerde deprem dalgaları sönümlenmek yerine etkisini arttırarak binalara etki etmektedir. Bu durumda aslında yıkıma sebep olmaması gereken dalgalar zemine bağlı değiştiğinden yıkıcı hale gelebilmektedir. Yeni yapılan binalarda zemindeki bu durumlar da göz önüne alınarak tasarım yapılmaktadır. Depremin ardından arama kurtarma faaliyetlerinde göstermiş olduğumuz ilerlemeyi maalesef hasar tespiti konusunda gösteremedik. Bölgedeki insanlara binalarının güvenli olup olmadığı ilk anda dışarıdan yapılacak gözlem ve basit işlemler ile söylenebilir. Bu kesin hasar tespiti olmayıp en azından afet bölgesinde yardıma muhtaç kişi sayısında azalma ve kaynakların daha etkin kullanılması açısından yararlı olacaktır. İnşaat mühendisleri odası bünyesinde, hem şubemizde hem diğer şubelerde eğitim almış mühendis yeterli sayıda mevcuttur, talep olması halinde bölgede görev alacaklardır. Son olarak Çanakkale kenti merkezi ölçeğinde gerek 24/05/2014 Gökçeada (AFAD Mw 6.5) gerekse bu depremde gayet iyi sınav vermiştir. Fakat vatandaşlarımız rehavete kapılmamalı ve riskli olduğunu düşündükleri binalarını inşaat mühendisine kontrol ettirmeli ve gerekirse yenileme yoluna gitmelidir. Unutulmamalı ki depremleri engellemek mümkün değildir ancak yaşadığımız binaları daha güvenli hale getirerek riskleri minimum düzeye indirmek 
 


Kaynak: Haber Merkezi