Ateş Yayınları'nın pandemi tedbirleri kapsamında düzenlediği sanal kitap fuarının konuğu Çanakkaleli yazar Muhammed Yavaş oldu. Canlı yayın sırasında bir yandan son çıkardığı kitap olan ‘Adı Zeynep’ isimli kitabını, okuyucuları için imzalayan Yavaş, kadına karşı şiddeti ele aldığı kitabının içeriğinden ve bu konudaki düşüncelerinden bahsetti.
 
Geçtiğimiz akşam sosyal medyada Ateş Yayınları moderatörlüğünde gerçekleştirilen sanal kitap fuarına Yazar Muhammed Yavaş katıldı. Yavaş, kadına karşı şiddeti ele alarak farkındalık oluşturmak istediği ‘Adı Zeynep’ isimli kitabını anlatarak, söyleşide konuyla alakalı değerlendirmelerde bulundu. Çanakkaleli Gazeteci ve Yazar Muhammed Yavaş, öncelikle kendinden bahsederek, “Çanakkale’nin Biga ilçesinde 1994 yılında dünyaya geldim. Ankara’da Gazi Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümünde eğitimimi tamamladım. Ardından 2017 yılında ilk kitabımı çıkardım. O zamandan bu yana her yıla bir kitap olmak üzere 2020 yılında 4.kitabımı çıkardım” dedi.
 
‘Adı Zeynep’ isimli kitabının kapağının özelliğini dinleyiciler ile paylaşan Yavaş, “Her kadının ismine yer vermedik ne yazık ki ama kitapta öldürülen kadınlarımızın isimleri yer alıyor; Özgecan Aslan, Şule Çet, Münevver Karabulut, Emine Bulut gibi. Bu isimlerden bir kadın silüeti oluşturduk. Cinayete kurban giden kadınlarımızı unutturmamak adına böyle bir şey yapmak istedik. Sosyal medyaya yazmıştım fikir için ve bir arkadaşımın verdiği fikir sonrasında böyle bir kapak ortaya çıkardı. Kitap çıkmasından hemen önce birçok kadınımız daha öldürüldü ve onların isimlerini koyamadık. Her gün bu liste uzamaya devam ediyor” şeklinde anlattı.
 
“ŞULE ÇET’İN ÖLÜMÜ İLE YAZMA KARARI ALDIM”
Yavaş, bu kitabı yazma hikayesini anlatarak, “İlk üç kitabımda kendi hayat hikayemi mizah ile yazmıştım ve çeşitli eleştiriler aldım topluma katkısı olmadığına dair. Ben de bir şeyler yapmak istedim ve tam o süreçte 2018 yılının Mayıs ayında Şule Çet vefat etti. Plazanın 20.katından atılarak, çok acı bir şekilde vefat etti ve o olay ile birlikte ben de zaten var olan bu bilinç uyandı. Şule Çet’in ölümü ile bir şeyler yapmamız lazım dedim. Bu ülke kadın mezarlığına doğru gidiyor ve bu olaydan sonra öyle bir kitap yazayım ki bir farkındalık oluştursun dedim. Kadın cinayetlerini ele almaya karar verdim. Hazırlık aşaması ile birlikte 2 sene sürdü kitabın çıkışı” diye belirtti.
 
İKİ KARAKTER ÜZERİNDEN KURGUSAL GERÇEKLİK
‘Adı Zeynep’ kitabının konusu hakkında bilgi veren yazar, şu şekilde anlattı: “Kitabımda Zeynep isimli iki karakter var, biri avukat biri gazeteci. Avukat olan karakterimiz sürekli kadına şiddet davaları ile ilgileniyor ve mağdur taraftan para almıyor. Gazeteci olan karakterimiz ise köşe yazılarında kadına şiddet konularına yer veriyor. Kadına şiddet konusunda çok duyarlı, idealist iki karakterimiz var.  Onların üzerinden ülkede yaşanan bu cinayetleri görmüş oluyoruz. Bu şekilde ülkedeki olayları romanlaştırdım ve çeşitli karakterler koyarak roman şeklinde kurgusal gerçeklik yazdım.”
 
“KADIN ARKADAŞLARIMDAN ÇOK GÜZEL TEPKİLER ALIYORUM”
Muhammed Yavaş, kitabın çıkmasının ardından birçok kişiden olumlu tepkiler aldığını söyledi. Yavaş, “Özellikle kadın arkadaşlarımdan çok güzel tepkiler alıyorum. Bazı hemcinslerimden ‘neden böyle yazdın ki bizi zor durumda bırakıyorsun’ gibi cümleler de duydum ama bu kişiler samimiyetime inanmayan kişiler ve bunları çok umursamıyorum” dedi.
 
“ÖLEN KİŞİ İLE İLGİLİ HİÇ EMPATİ KURMUYORUZ”
Kadın cinayetleri söz konusu olduğunda toplum olarak yapılan ilk yanlışın, ‘neden olmuş, o saatte neden gitmiş, niye bunu giymiş’ gibi sorgulamalara girilmesi olduğunu söyleyen yazar, “Ölen kişi ile ilgili hiç empati kurmuyoruz. Toplum olarak bu düşünce yapısından ötürü olayların önüne geçemiyoruz” diye düşüncelerini dile getirdi.

Gizem Tuğçe BAYHAN