İstanbul’dan Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Güzelköy köyüne gelip, 2013 yılında chaster ve apachi cinsi böğürtlen yetiştiriciliğine başlayan Ayşegül Binicioğlu, 22 dönümlük alanda kurduğu tesisle böğürtlen yetiştiriciliğine başladı. Kurduğu tesiste 2 yılda verim almaya başlayan Binicioğlu, başlattığı projeye orman köylülerini de dahil etmek için harekete geçti. Böğürtlen fidanlarının 2 yılda verim aldığı gören köylüler böğürtlen yetiştirip, ek gelir sağlamak için böğürtlen yetiştirmeye başladı.
 
Böğürtlen yetiştiriciliğini uygun iklim koşullarına uygun olması için Kazdağı eteklerindeki Güzelköy ve Kısacık köylerinde üretime başladığını ifade eden Binicioğlu, “Ben uluslararası gıda güvenliği denetçisiyim. Kendi işimde tarımsal ürün ihracat eden firmaları denetliyorum. Bu bölgeyi tanıdığım ve tarımın 50 yıldır yapılmadığı yerleri keşfettiğim için bu bölgede böğürtlen yetiştiriciliğine başladım. Özellikle Kazdağlarının bulunduğu bölgede orman köyleri yaşıyor.  Sadece orman ürünleri ile geçimini sağlıyorlar. Bunun yeterli olamayacağını savunduğum için başlattığım böğürtlen yetiştiriciliği projesine köylülerimize de önerdim. Ben Avrupa standartlarına uygun olarak böğürtlen yetiştiriciliği yapıyorum. Köylülerimize de Avrupa standartlarına uygun projenin nasıl yapılacağı konusunda bilgilendirdim” dedi.
 
Böğürtlen yetiştiricilerinin kısa sürede verim aldıklarını ifade eden Binicioğlu:” İyi bakıldığı takdirde böğürtlen fidanları 2 yılda verim verebilir. Ben üretime başladığımın 3. Yılında 1,5 tona yakın bir verim elde ettim. Böğürtlenin fiyatı her yıl sezona göre değişiyor ama genellikle üreticiyi tatmin edecek kadar bir gelir elde edebiliyorsunuz” şeklinde konuştu.
 
Böğürtlen ve benzeri ürünler çok hastalıkları olan ürünler olmadığını ifade eden Binicioğlu:” Organik üretimi böğürtlende gerçekleştirebilirsiniz. Böğürtlen bahçemizde 2400 kök böğürtlen fidanı var. İyi bir bakım yaptığınızda şuan 30 tona yakın bir verim elde edebiliriz. Burada su da çok önemli. Bahçemizde derin kuyu suyu açtırdık. Aynı zamanda 100 tonluk bir havuzda oluşturduk. Yakın gelecekte gölet de yapılması gündemde. Bu sebeple köylülerimizin de böğürtlen ve ahududu gibi meyveleri üretmesinde bir ilerleme kaydedilecektir. Böylece verim de yükselecektir. Böğürtlen gibi ürünler 2. Yılında verim vermeye başlıyor” dedi.
 
Organik tarım yapılmasının köylülere bir getiri sağlayacağını ifade eden Binicioğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü:“ Organik tarım şu an tüm dünyanın gündeminde. Organik tarımda doğadaki ekolojik dengeyi bozmuyorsunuz. Organik tarım köylülere de ek gelir kapısı olabilir. Ben de bu proje kapsamında orman köylülerine bu projeyi anlattım. Benim başlattığım bu projeye köylülerimiz de destek verdi. Şu an böğürtlen yetiştiriciliğine başlayan arkadaşlarımız var. Biz buradaki üretimi 5-10 tona değil 100 tona çıkarmayı hedefliyoruz. O zaman buradan direk olarak yurt dışına ihracat yapabiliriz. O zaman da gelirlerimiz daha fazla artabilecektir”
 
Güzelköy’de yaşayan ve bir dönem muhtarlık da yapan Hasan Serin ise:“ Ayşegül hanım bizim köyümüzde bu projeyi başlatıp, üretim yaptığında sevindik. Organik böğürtlen üretimi yapılmaya başlandığında bizim de böyle bir üretim yapmamız gerektiğini düşündüm. Böyle bir üretime çevre köylerimizde de destek verirse başarılı olacağına inanıyorum. Ben de köyümüzde böyle bir üretime dahil oldum. Özellikle kadınlarımızın böğürtlen ve ahududu gibi meyveleri üretmesi aile bireylerine ek gelir sağlayacaktır” dedi.
 
Fehmi Şenyiğit


Kaynak: Haber Merkezi