Bu hafta lise son öğrencilerinin eğitimlerinin yüz yüze başlaması ile ilgili değerlendirmelerde bulunan, Eğitim İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Mantaş, uzaktan eğitimde gerçekleşen problemleri de paylaştı. Mantaş, tüm gerekli tedbirlerin alınarak yüz yüze eğitimin başlaması gerektiğini de vurguladı.
 
Eğitim İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Mantaş, ülke genelinde toplamda 26 milyon öğrenci olduğunu söyleyerek, bu öğrencilerin eve kapalı kalmasının zor bir durum olduğunu ve Mart ayından bu yana evde duran bu öğrencilerin eğitimlerini online olarak sürdürmesinin çok zor bir iş olduğunu söyledi. Mantaş, bu noktada herkesin eşit şartlar olmadığını da belirterek, olumsuz taraflarının olduğunu belirtti.
 
“EBA ÖNCEDEN KULLANILAN BİR EĞİTİM SİSTEMİYDİ”
Online ders sitemi yani uzaktan eğitim sisteminin öğrenmeye meraklı eve kapatılan öğrenciler için beraberinde boşluk getirdiğini söyleyen Mantaş, “Eğitim Bilişim Ağı ( EBA) sistemi var Milli Eğitim Bakanlığının kullandığı. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk dünyada üçüncü önemli büyük bir platformu olarak anlatıyor EBA’yı. EBA ve uzaktan eğitim koronavirüs salgını süreci içerisinde çıkmış yeni bir durum değil zaten önceden kullanılan bir eğitim sistemiydi. Koronavirüs  pandemi süreci ile birlikte eğitim EBA ve EBA TV üzerinden ilk olarak da EBA TV üzerinden sınıflara göre ve konulara göre  konu anlatımları yapılarak bir eğitime başlandı. Önce öğrenciler bir afalladı bu eğitim nasıl olacak diye. Tabi öğretmenlerde bir boşluğa düştü nasıl yapacağız diye. Sonra yavaş yavaş sisteme alışmaya başlandı. Tabi tüm bunlar yaşanırken koronavirüs pandemisi ile ilgili bir endişe vardı, kısıtlanan bir toplumsal hayat vardı. Bununla birlikte velilerin ve çocukların ‘çocuklarımızın eğitimi ne olacak’, ‘ya benim eğitimim ne olacak’ süreç içerisinde de böyle bir kaygı başladı. Aslında bizim internet erişimi ile ilgili çok ciddi bir kaynağımız var. Türk Telekom bir kuruluşumuz vardı. Ama hükümet bunu özelleştirdi ve yabancı bir ülke şirketine sattı. Türk Telekom şu an kamu malı olsaydı Türk Telekom üzerine şu andaki yaşadığımız EBA ile ilgili erişim sorunları ve tüm olumsuzluklar ortadan kaldırılmış olurdu. Türkiye' de bir sürü internet sağlayıcı kuruluşlar var internet hizmet veren ama kamuya ait bir kurum yok bu konuda. Bakın TRT hala kamu malı TRT EBA TV üzerinden verilen derslerle biz Mart'ta Temmuz'a kadar olan süreçte çocuklarımın bir kısmını uzaktan eğitebildik” dedi.
 
“EBA, ZOOM İLE MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI DÜZEYİNDE BİR ANLAŞMA YAPTI”
“Bu geçen süreç içerisinde EBA TV ile bu eğitim olmuyor. ZOOM diye online eğitim yapılabilecek bir sistem var. Bu ZOOM sistemi kullanılmaya başlandı. Daha sonra da EBA, ZOOM ile Milli Eğitim Bakanlığı düzeyinde bir anlaşma yaptı. ZOOM üzerinden EBA Online ders sistemi oluşturulan bu çalışma ile 2020-2021 eğitim öğretim yılı ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı ‘uzaktan eğitim yapacak’ diye duyuruda bulundu” diyen Mantaş, şu bilgileri verdi: “Bir haftalık bir uyum programı yapıldı. Uzaktan Eğitim Programında öğretmenler okullara çağırıldı mesleki eğitimlerden geçtirler. Hizmet içi eğitim seminerlerini tamamladılar. Adından okulların açılacağı söyleniyordu yeni dönem için.  Ama 1 Haziran yeni normalleşme süreci kapsamında Mart ayında konan tüm kısıtlama ve yasaklar kaldırılınca Temmuz ve Ağustos aylarında Türkiye'nin çeşitli yerlerinde çok büyük koronavirüs vaka sayısı artışları oldu. Ardından Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk Eylül ayı içerisinde okul öncesi ile 1. sınıfı öğrencilerinin haftanın belli günlerinde seyreltilmiş bir sistemle yüz yüze eğitimin başlatılacağını, 8 ile 12. sınıflarda destekleme yetiştirme kursu adı altında okullarda gerekli pandemi koşullarına göre önlemler alınarak sosyal mesafe korunarak, hijyenik koşullar sağlanarak, yeni koşullar sağlanarak hem yüz yüze eğitimin hem de Destekleme ve Yetiştirme Kurslarının açılmasına karar verildi. Geri kalan diğer ara sınıf öğrencilerinin de online yani EBA üzerinden uzaktan eğitim yapmasına karar verildi.”
 
“EBA ŞU ANA KADAR 10 MİLYON 500 BİN KEZ İNDİRİLMİŞ”
Mantaş, uzaktan eğitim sistemi ile ilgili sorunu anlatarak, “Yakın zamanda yüz yüze ve online eğitim başladı. Ancak online eğitimin başlamasının ikinci günü EBA yoğun giriş nedeni ile çöktü. Kullanıcı çok artı ve altyapı yeterli olmadığı için böyle bir durum yaşandı. Şimdi cep telefonunuzu elinize aldığınızda bir uygulamayı indirdiğinizde, uygulamayı kaç kişinin indirdiğini görebiliyorsunuz. Herkes EBA uygulamasına baksın.  EBA şu ana kadar 10 milyon 500 bin kez indirilmiş. Bu indirme sayısının içerisinde birden çok indirme yapanlar da var. Veliler var,  öğretmenlerde var. Uygulamayı indirenlerin tamamının bir kez indirdiğini ve sadece öğrencilerin indirdiğini kabul ederek bir hesaplama yaptığımızda 18 milyon öğrenciden 10 milyon 500 bini uygulamayı indirmiş. Tabi bu pandemi sürecinde çeşitli kuruluşlar, üniversiteler, eğitim sendikaları çeşitli online eğitim ile ilgili anketler ve araştırmalar yaptılar. Bu araştırma ve anketler sonucunda bazı veriler elde edildi. Mesela bu verilere göre Çanakkale Onsekiz Mart üniversitesi Online eğitimde Türkiye’ de ikinci sırada yer aldı. Bu veride ÇOMÜ öğrencilerin sadece yüzde 35’i online uzaktan eğitimi alıyor ve bu üniversite online eğitimde Türkiye’ de 2. üniversite oluyor. Tabi online eğitimde bu oranın en az %90 olması lazım ki eğitimde ulaşılabilirlik dediğimiz oran sağlamış olsun.  Ama online eğitim ile ilgili oranlar çok düşük. Aynı oranlar ne ilginçtir ki Milli Eğitim Bakanlığı'nın verdiği uzaktan eğitimde de var. Biz 18 milyon öğrencinin sadece %35’inin uzaktan eğitim alabildiği ile ilgili anket sonuçları var elimizde. Milli Eğitim Bakanlığına baktığımızda bu bir başarı” şeklinde konuştu.
 
“EĞİTİMDE BİR STANDART BİRLİĞİ OLMALI”
Birçok öğrencinin televizyon, internet ya da online eğitimle ilgili teknolojik araç gereçlerinin olmadığını söyleyen Şube Başkanı Ahmet Mantaş, “Ortada bir eğitimde fırsat eşitsizliği var. Öncelikle bu durumu değiştirmeliyiz. 21. yüzyıldayız ve 2020 yılındayız evinde televizyonu olmayan, evinde bilgisayarı olmayan, evinde tableti olmayan, cep telefonum olmayan öğrencilerimiz var. Kısa süre önce Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, bir ekonomi paketi açıkladı. Maliye Bakanı Berat Albayrak’tan bu ekonomi paketi içerisinde bilgisayar, televizyon ve Tablet alımlarında ÖTV ve KDV sıfırlanarak hatta kredi kartı taksit sayılarını da arttırarak satışının yapılması ile ilgili bir madde olmasını beklerdim. Milli Eğitim Bakanlığı bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bakanlık hiçbir şey yapmıyor dersek yalan olur. Ancak şu var, bakanlığın kafasını çok karışık olduğunu görüyoruz. Mesela çok ilginçtir. Bakanlık ek ders ücreti ödüyorum diyor, yazı gönderiyor. Bakanlığın gönderdiği genelgeyi okuyoruz meğer anlıyoruz ki Bakanlık ek ders ücretini ödeyemiyormuş gibi bir durum çıkıyor ortaya. Mesela EBA dışındaki diğer ders platformlarının erişebilirlik anlamda kullanılması ile ilgili net bir yazı yok. Yani Bakanlık ZOOM’ dan ders yapabilirsiniz diyemiyor. Diğer online platformlarının kullanabilirsiniz diyerek yuvarlak bir açıklama yapıyor. Standart birliği yok. Eğitimde bir standart birliği olmalı. Uygulamada bir standart yok” diye konuştu.
 
“YARDIMLARI TOPLUM OLARAK MUTLAKA YAPMALIYIZ”
“Öğretmenler bu süreçte sürekli yatmışlar, yattıkları yerden maaş almışlar, ek ders ücreti almışlar gibi bir algı yaratılıyor. Bu doğru değil” diyen Mantaş, “Yani öğretmenler online dersi verebilmek için bile günlerce hazırlık yapıyor ve ders için gerekli materyali hazırlıyor. Bu şekilde online derse hazırlanıyor. Biz bir taraftan öğrenci ve geleceğimizi düşünürken bir taraftan da öğretmenleri yerden yere vuran, itibarsızlaştıran böyle yaklaşımlara pirim verebilecek bir anlayışı yerleştirirsek eğitimi kurtaramayız. Sorun bu. Ben de bir veliyim iki çocuğum var. Biri lisede biri ortaokulda okuyor. Evinde bir bilgisayar vardı, borç altına girdim, kredi çektim ve ikinci bilgisayar almak zorunda kaldım. Piyasada bilgisayarda bulunuyor. Öğretmenim ben kendine ders veriyorum düşünün aynı anda iki çocuk iki bilgisayarı kullanıyor bende online ders vereceğim bana da bilgisayar gerekiyor. Şimdi yine biz çalışıyoruz devlet memuruyuz,  bir şekilde sabit bir geliriniz var. Asgari ücretli olan bir ailenin iki çocuğu varsa bunu imkanı nasıl sağlar. Bunun çözüm yolları var elbette. Çanakkale’de çok güzel örnekleri var. Kepez Atatürk İlkokulu'nun kendi bir çalışması var. Atıl durumda bulunan kullanılmış insanların ellerinde bulunan bilgisayar ve tabletleri topluyorlar bakımını yapıyorlar ve ihtiyaç sahibi olan öğrencilere ulaştırıyorlar. Yerel yönetimlerin bu konuda çalışmaları var. Firmalardan, sponsorlardan aldıkları toplandıkları bilgisayarları ihtiyaç sahibi öğrencilere ulaşabiliyorlar. İl Milli Eğitim Müdürlüğünün çalışması var. Yoksul olup bilgisayarı olmayan öğrencilere topladıkları bilgisayarları ulaştırıyorlar. Çanakkale Valiliğinin böyle bir çalışması var. Bu tür çalışmalar çok güzel. Toplumsal anlamda bu yardım konusu gerçekten yaygınlaştırılırsa belki çocukların online ders ile ilgili onunla yaşadıkları bu teknolojik sorunumuz da ortadan kalkmış olur. Bu yardımları toplum olarak mutlaka yapmalıyız” dedi.
Mantaş, son olarak şu düşünceleri söyledi: “Milli Eğitim Bakanlığının burada yapması gereken birkaç şey var bunlardan biri bakanlığın bütçesini arttırmak zorunda. Milli Eğitim Bakanlığına Bütçe verilmesi lazım. Mutlaka ek bir bütçe lazım. İkincisi Bakanlığın bütçesinin bir kısmının verildiği vakıflara artık bütçe verilmemesi ve bu bütçelerin bakanlıkta kalması sağlanmalı. Atanmayan öğretmen ihtiyacı, yeni derslik ihtiyacı var. Sınıf sayılarını arttırıp öğretmen ihtiyacı oranında öğretmen atamasının yapılması yapılıp yüz yüze eğitimin bir şekilde başlaması gerekiyor. Pandemi koşullarına uyarak ve denetim altına alarak, gerekli şartlar ve koşullar sağlandıktan sonra mutlaka yüz yüze eğitimin başlaması gerekiyor. Milli Eğitim Bakanlığı 5 Ekim pazartesi itibari ile 4 lise türünde eğitim öğretim yüz yüze başlayacak. Mesleki ve teknik Anadolu liseleri, çok programlı Anadolu Liseleri, mesleki eğitim merkezleri, güzel sanatlar liseleri ve spor liselerinde tüm sınıf seviyelerinde yüz yüze başlanacak. Dileriz gerekli önlemlerinde alınması ile tüm öğrenciler yüz yüze eğitime başlarlar.”
 
Sevi Gözay UĞURLU