Üniversite yönetiminin yıllardır özenle koruduğu Anafartalar Yerleşkesi bahçesindeki sakura, Japonya İmparatoru adına Prens Mikasa'nın Türkiye'de kendi eliyle diktiği birkaç ağaçtan biri olma özelliğini taşıyor.

Japon kültüründe büyük bir öneme sahip olan ve ülkenin ulusal simgelerinden biri olarak bilinen sakura, Türkiye'nin gündemine Japonya Başbakanı Şinzo Abe'nin video konferans yöntemiyle katıldığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açılışını gerçekleştirdiği Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'yle birlikte geldi. Türk halkı, bu açılışın ardından sakuranın ne olduğunu merak edip, araştırmaya başladı. Türkçe karşılığı kiraz çiçeği olan sakura, meyve vermeyen bir tür kiraz ağacı olarak da biliniyor. Çiçek açması baharı müjdeleyen ve yaşam döngüsünü de temsil eden sakuranın, Çanakkale için ise özel bir yeri var.

27 YIL ÖNCE PRENS MİKASA ELLERİYLE DİKMİŞTİ

ÇOMÜ Eğitim Fakültesi Japon Dili Eğitimi Anabilim Dalı'nın açılışı için 1993 yılında Çanakkale'ye gelen Japon Prensi Takahito Mikasa ve eşi, Türk- Japon geleneksel dostluğunun simgesi olarak Anafartalar ve Terzioğlu yerleşkelerine kendi eliyle birer sakura ağacı dikti. Anafartalar Yerleşkesi'ndeki Eğitim Fakültesi bahçesinde dikilen ağaç, 27 yıldır Türk- Japon geleneksel dostluğunun simgesi olarak yaşıyor. Fakülte binalarının yenilendiği Anafartalar Kampüsü bahçesindeki sakura ağacının etrafına da çevre düzenlemesi yapıldı.

TÜRK- JAPON DOSTLUĞUNUN SİMGESİ

Ağacın dikildiği yılda ÇOMÜ Eğitim Fakültesi’nde öğrenci olan, bugün de aynı fakültenin dekanı olarak görev yapan Prof. Dr. Salih Zeki Genç, "O dönemde Japon prens burayı ziyaret ettiğinde bu ağaç dikilmişti. Fakültemiz bahçesindeki bu sakura ağacı, Türkiye’de bildiğim kadarıyla imparatorluk ailesinin diktiği birkaç ağaçtan bir tanesi. Yanılmıyorsam bir tanesi Ankara'daki Türk- Amerikan Vakfı bahçesinde, diğeri de Kırşehir Kaman’da Kalehöyük arkeoloji araştırma alanındaki Japon botanik bahçesinde. Bir tanesinin de bizim fakültemizin bahçesinde bulunuyor olması önemli. Sayın Cumhurbaşkanımızın açmış olduğu hastanede sakura adının zikrediliyor olması bu anlamda bir birlikteliği, güzel olayı bize tekrar yaşatmış oldu. Fakülte binalarımız yenilendi. Bu anlamda çevre düzenlememiz henüz oturmadı ama Japon imparatorluk ailesinin bu ağacı dikmesi ve geleneksel anlamda Japonların barış, dostluk bağlamında önem verdiği bir değer olması hasebiyle çevre düzenlemesini yaptığımız ve koruma altına aldığımız ilk ağaçlardan bir tanesi budur" dedi.

?JAPON YETKİLİLER, SAKURA ÖNÜNDE SAYGIYLA EĞİLİYOR

Geçen yıl kasım ayında Japonya’nın Ankara Büyükelçisi Akio Miyajima'nın '21. Yüzyılda Asya ve Japonya' başlıklı bir konferans vermek için ÇOMÜ'ye geldiğini belirten Prof. Dr. Salih Zeki Genç, büyükelçinin ziyaret ettiği ağacın karşısında gösterdiği saygıdan çok etkilendiğini söyledi. Prof. Dr. Genç, şöyle konuştu:

"Büyükelçi, konferansa katılmadan önce ilk olarak Anafartalar kampüsümüzü ve bu ağacı ziyaret etti. Göstermiş olduğu saygıyı, uygulamış olduğu geleneksel ritüelleri gözlemledim. O zaman öğrenciydim, 1993 yılında bu ağaç küçük bir fidandı, bu seviyeye geldi. Japonların geleneklerine çok bağlı olduklarını biliyoruz ama bu derece etkili olduğuna burada bizzat ben de şahit oldum. Bu ağaç niye burada diye düşünülebilir. Türkiye’de Japonca öğretmenlik programı olan tek Eğitim Fakültesi biziz. Kurucu Rektörümüz Prof. Dr. Mete Tunçoku, Japonya'da doktorasını yaptığı için bu anlamda Japonca öğretmenliğinin kuruluşuna da ev sahipliği yaptı fakültemiz. Öğretmenlik olarak eğitim fakültelerinde bulunan tek Japonca öğretmenliği bölümü bizde olduğu için bu ağaç burada. Çok farklı etkinlikleri de Japon Günleri kapsamında gerçekleştiriyoruz. Bu bağlamda Japonya’dan farklı vesilelerle üniversitemizi ve fakültemizi ziyaret eden üst düzey yöneticilerimiz ilk olarak fakültemizdeki sakura ağacını ziyaret ediyorlar."

ÇİÇEK AÇIYOR AMA MEYVESİ YOK

Eğitim Fakültesi bahçesindeki sakura ağacının, Türk- Japon dostluğu simgesi ve Japon kültürünün aktarılması noktasında önemli bir değer olduğunu belirten Prof. Dr. Genç, "Bu ağaç 20 gün önce diğer doğal ağaçlar gibi çiçekliydi. Meyvesi olmuyor. Bildiğimiz geleneksel, klasik ağaçlar gibi rengarenk, çiçekleri beyaz, pembe tomurcukları olan bir ağaç. Ürettiğimiz geleneksel kirazdan biraz daha farklı ama o geleneksel Japon iklimine ya da oranın iklim yapısına bağlı, geleneksel Japon kiraz ağacı olarak biliniyor" diye konuştu. 

 


Kaynak: DHA