Aralık ayı sonunda yeni şarkını yayınlamayı umut ettiğini belirten Servi, dinleyicilerini şaşırtarak kış için hareketli bir parça hazırladıklarını söyledi.
İstanbul doğumlu ünlü sanatçı Selen Servi, ilk albümü ‘Göze Aldım‘ ile müzik dünyasına giriş yapmıştı. Ardından hızlı bir şekilde müzik listelerinde yükselişe geçen Servi, İskender Paydaş ile yaptığı çalışmalar sonrasında ‘dinlediğim şarkıları okudum’ dediği albümünü de dinleyicileri ile paylaşmıştı. Geçtiğimiz aylarda ‘Dolunay Masamızda’ isimli tekli şarkısı ile arayı kapayan Selen Servi, kendinden bahsederek, “12 yıldır sahnelerdeyim, benim asıl yerim sahne her zaman söylüyorum. Şarkı üretmeye sonradan başladım ve hala devam ediyorum. Şarkı söyleyen biri olarak şanslılardanım. 2010 yılında ilk albümümü yaptım. İskender Paydaş müzik direktörüydü ve orada da sözüne destek olduğum bir şarkı var ama genel olarak sevdiğim, önemli isimlerden şarkılar almıştım. Ben sevdiğim şarkıları, dinlemek istediğim şarkıları söyledim. Dolayısıyla sahnedeki o canlı, eğlenceli, çok yüksek enerjili kadından çok daha dingin, daha duygu barındıran şarkılar yaptık. O zaman dedim devam ediyorum. Son birkaç yıldır sözlerimi besteliyor dostlarım, sevdiğim müzisyenler. Bu çok hoşuma gidiyor. Yıllar önce ilk albümü yaptığımda sevgili Naim Dilmener benim yorumumu Nükhet Duru’ya benzetmişti. Çok severim, bir taklitten yola çıkmadım aslında ama içimde de bir Nükhet de yatıyormuş, kulakları çınlasın” dedi.
‘Dolunay Masamızda’ şarkısı ile ilgili olarak düşüncelerini paylaşan Servi, “O masada dostlar var. Her derdini paylaşabilen, sevincini paylaşabilen dostlar var. Birbirini seven çiftler var. Her türlü rengin olduğu, dürüst bir masa var onu söyleyebilirim. ‘Dolunay Masamızda’ şarkı sözüne gelince, ‘nasıl da yorulmuşuz değil mi, ama artık bitti güz’ diyoruz. Burada tabi ‘güz’ metafor olarak zor günler anlamında. Artık bitti güz, sen de yorgunsun ben de yorgunum ama bu aşk denemeye değer, kadın son gücünü de bu aşk için kullanıyor. Bu şarkılarla bir hoş sedayı da bütün nesiller için bırakıyoruz. O masaları hala kuranlar var ama eskisi gibi değil. Annelerimizden babalarımızdan hatırlıyoruz. Çocuklara başka bir odada oynardı, büyük masalar olurdu. Şimdi onlar dışarı kaçtı. Evlerden ziyade dışarıda buluşmalarımız var artık ama yapıyoruz bence. Onu tutmaya çalışmak önemli bir çaba, önemli bir emek. Sosyal medyadan paylaşmayı bir kenara bırakıp, yaşamaya çalışmak aslında. Yaşlandıkça tabi oralara doğru evriliyor insan diye düşünüyorum” dedi.
“YENİ BİR ŞARKI GELİYOR”
Servi, projelerinden de bahsederek, “Benim genel olarak sahnelerim devam ediyor. Şimdi kış sahneleri başladı İstanbul’da. Yolu düşenleri sahneme bekliyorum, ana sahnemiz İstanbul. Yeni bir şarkının sözlerini bitirdim. Alp Yenier bestesidir ‘Dolunay Masamızda’. Alp Yenier’i dinleyiciler dizi müziklerinden iyi tanırlar. Çok eski dostumdur. Şimdi yeni sözlerimi de besteledi. Yeni bir şarkı geliyor yani. En geç Aralık sonu çıkarırız diye umut ediyorum. O daha hareketli olacak. Yaza girerken daha slow, kışa girerken daha hareketli. Ben şarkıların mevsimlerine inanmam, yakaladığı kişilere inanırım. O ruh halini yakalaması önemli. Bir iki projemiz daha var. Duyguları ve kadın erkek ilişkilerini anlatacağımız bir proje. Duygulardan devam yani” şeklinde anlattı.
“BENİM MÜZİĞİM ROMANTİK VE NOSTALJİK GELİYOR”
“Bir zaman dilimi içinde her şey hala yaşanıyor. O sofralar hala devam ediyor. Belki şehrin getirdiği bazı sıkıntılar oluyor” diyen Servi, “Komşuları daha az tanımak gibi. Artık apartman komşularımızı değil ama farklı değerler üzerinden yeni sofralar kuruluyor. 70’ler, 90’lar yaşadık ve benim müziğim de romantik ve nostaljik geliyor. Çünkü biz böyle büyüdük ve bizden sonraki nesilde bilgisayar, internet var. O da gerekiyor ama bunu da tutmak hoşuma gidiyor” ifadelerini kullandı.
Gülçin AKIN
