Üreticiyi ve tüketiciyi ilgilendirmesiyle sık sık konuşulan mezbahanın Çanakkale’de eksikliği ile ilgili olarak Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya, açıklamalarda bulundu. Kaya, sağlık açısından Çanakkale’de bir mezbahanın bulunması gerektiğini savundu. Kaya, “Çanakkale’de bir mezbaha yok, vardı kapandı. Farkındalığımızı ortaya koymamız gerekiyor. Çanakkale halkının sağlıklı, kaliteli ete ulaşması, yeterli hayvan kesilir mi kesilmez mi sorusunun önünde geldiğini düşünüyorum. Burada bir et ihtiyacından bahsediyoruz. Bizim artık il olarak farklı olmamız gerekiyor” dedi.
“ETLERİN TEKRAR KONTROLDEN GEÇEREK TÜKETİME SUNULMASI GEREKİR”
Kaya, “Et sağlıklı mı değil mi? Yurtdışından da gıdalar geliyor. Ülkeye gelirken bir kontrolden geçiyordur ama ilimize gelirken de tekrar kontrolden geçerek vatandaşımızın tüketimine sunulması gerektiğini, çok daha değerli olduğunu düşünüyorum. Vatandaşın ‘biz eti gönül rahatlığı ile alıyoruz çünkü buradaki yönetimimizin mezbahanın kontrolünden geçtikten sonra tüketiyoruz’ diyebilmesi gerekir” şeklinde konuştu.
“MEZBAHAMIZIN KÂR ETSE DE ETMESE DE AÇIK OLMASI GEREKİYOR”
Önceden Çanakkale’de mezbaha olduğunu belirten Kaya, “Açık cezaevinin orada mezbaha gibi bir alanımız vardı ama kâr etmiyor diye değerlendirildi belki, külfet olarak değerlendirildi. Kapatılmak zorunda kaldı. Bazı hizmetlerin kâr edip etmemesine bakmadan devam ettirmemiz gerekiyor. Çanakkale gibi bir turizm kentinde mezbahamızın kâr etse de etmese de açık olması gerekiyor ve bizim oradan bütün kontrollerin yapılarak, insanların et tüketimini oradan geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“BİR ÇUVAL İNCİRİN İÇİNDE İLLA Kİ BOZUKLARI ÇIKACAKTIR”
Başkan Kaya, “Bizim bu tarzdaki konuşmalarımız eleştiri olsun diye değil, üreticimiz için de tüketicimiz için de çok kıymetli. Üreticilerimizde oraya köyden hayvanı getirip kestirip akşam parasını cebine sokup gitmesi gerekiyor. Ertesi gün bizim kasap reyonlarında o eti sağlıklı bir şekilde tüketmemiz gerekiyor. Dağda bayırda hiç mi hayvan hastalanmıyor, sakatlanmıyor? Sıkıntısı olan hayvanları satacak üreticimiz yoktur belki ama bir çuval incirin içinde illa ki bozukları çıkacaktır. Bir tanesi çıktı, böyle bir girişimde bulundu. Biz de tüketmek zorunda kaldık. Sonra neticelerini düşünebiliyor musunuz? Bizim bu kontrolleri yapmadan, bizim hiçbir ürünün hiçbir tezgâhta sattırılmaması için gerekli altyapının oluşturulması gerekiyor” diyerek mezbahanın önemine değindi.
“BİZ BUNU BAŞARIRSAK İNSANLAR MERAK ETTİĞİ BİR KENT HALİNE GELECEĞİZ”
“Bir ihtimal bile bizim için çok sıkıntılı bir durum. Bu yüzden Çanakkale’de satılan hiçbir et ürününün mezbahanın kontörlünden, mezbahada çalışan veterinerlerin, mühendislerin kontrolünden geçmeden hiçbir et ürününün Çanakkale’de sattırılmaması gerektiğini düşünüyorum” diyen Kaya, “Biz bunu başarırsak, işte o zaman daha güvenilir, daha yaşanabilir, insanlar merak ettiği bir kent haline geleceğiz. Önce tarım ürünlerindeki sağlıklı gıdayı insanlarla buluşturmanın çok kıymetli olduğunu, bunu yaptığımız takdirde de marka bir şehir haline geleceğimizi düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Dilvin ALTIKARDEŞ
