31 Mart yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) adayı Ekrem İmamoğlu’nun kazanması üzerine, seçimlerde usulsüzlük yapıldığı iddiaları ile İstanbul’da seçimlerin tekrarlanmasını isteyen AK Parti yönetiminin yaptığı itiraz sonrasında, geçtiğimiz akşam Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararını açıkladı. İstanbul’da seçimlerin tekrar yapılması kararın alan YSK, seçimin 23 Haziran’da gerçekleşeceğini belirtti. CHP İl Başkanı İsmet Güneşhan, seçimin tekrarlanması kararı üzerine açıklama yaptı.
 
Güneşhan, bu karar ile Türkiye’nin, demokrasinin kaybettiğini söyleyerek, Türkiye’de yargıya olan güven yüzde30’lara düştüğü vurguladı. Güneşhan, “Bu kararı sadece ben değil, Türkiye’de hiç kimse beklemiyordu. Belli ki AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve etrafındaki insanlar ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden beslenen, onarlın kaynaklarını kullanan vakıflar, dernekler, odalar gibi kurumlar bekliyordu. Hiçbir haklı gerekçeleri yoktu seçimin iptalini gerektirecek olan. Bunu YSK da biliyordu, herkes de biliyordu. Seçimin iptal ettirmek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Bunu bir şekilde başardılar. Burada kaybeden Cumhuriyet Halk Partisi değil, Türkiye oldu. Kaybeden demokrasi oldu. Türkiye’de yargıya olan güven yüzde 30’lara düşmüştü. En saygın kurumlardan bir tanesi olması gereken, çünkü Yüksek Seçim Kurulu bu, Türkiye’de seçimleri organize eden, yapan, kararları alan, yönetmelikleri hazırlıyor, onun takvimine göre her şey yapılıyor. Hiçbir sıkıntı, hiçbir problem yok en ufak en ince ayrıntıya kadar didik didik incelediler. Hiçbir şey bulamadılar. Şimdi anladığımız kadarıyla sandık kurullarında görev alan arkadaşlarla ilgili sıkıntı olduğunu söyleyerek seçimlerin iptal edildiği söyleniyor. YSK üyeleri kesinlikle baskı altında yani baskının ötesinde başka bir şey. Bugün ben size açık ve net bir şey söyleyeyim; Türkiye’de YSK aracılığıyla yargı aracılığıyla sivil bir darbe gerçekleşmiştir. Türkiye’de bundan sonra insanlar, ne yargıya ne de Türkiye’de yapılacak seçimlere yönelik bir güven olacaktır. Ciddi bir güvensizlik ortamı Türkiye’de yaratılmıştır. Bundan sonra Türkiye nelere gebedir, insan söyleyecek cevap bulamıyor” dedi.
 
“BU TÜR ANLAYIŞ SADECE DİKTATÖRLÜK İLE YÖNETİLEN ÜLKELERDE OLUR”
“Türkiye’nin bir an önce rahata erişmesi lazım, Türkiye’nin normalleşmesi lazım” diyen Güneşhan, “Türkiye, kutuplaşmaktan, ötekileşmekten, şucusun bucusun olmaktan çok çekti. Bugün Türkiye kan ağlıyor. Türkiye’de işsizlik yüzde 27’lerde, yüzde 28’lerde üniversite mezunları arasında… Normal insanlar arasında 14’lerde, 15’lerde… Bugün Euro 6,11’lerde, yarın ne olacağını bilemiyoruz. Demokratik ülkelerde halkın vermiş olduğu irade kararına herkes saygı gösterir. Daha düne kadar halkın iradesinden bahsedenler, halkın vermiş olduğu karara saygılı olması gerektiğini söyleyen insanlar, bugün halkın vermiş olduğu iradeye karşı çıkıyorlar. O iradenin gerçekleşmemesi için çaba gösteriyorlar. Bu tür anlayış sadece diktatörlük ile yönetilen ülkelerde olur. Başka hiçbir yerde olmaz. Elbette seçim sonuçlarına itiraz en demokratik haklarıdır, yaptılar. Bizler de zaman zaman yaptık. Ama o kararların sonucunda seçim kurulları kararlarını verdiler. İstanbul da verdi. İstanbul’da halk, 16 milyon insan, Ekrem İmamoğlu’nu belediye başkanı seçti. İlla seçmesi için şu kadar fark bu kadar fark olması mı gerekiyor? Maltepe ve Küçükçekmece’deki seçim sonuçlarını Yüksek Seçim Kurulu kabul etti. Biliyorsunuz, Küçükçekmece’de 3 bin 500, 4 bin oy farkı vardı, kabul etti. Büyükşehirde kabul etmiyor, niçin etmiyor belli. Birinin demek ki orada menfaatlerine ciddi şekilde çomak sokuldu” ifadelerinde bulundu.
 
“BİZ BU ÜLKEYİ YOLDA BULMADIK”
Güneşhan, “Cumhuriyet Halk Partisi, tüm bu olan biteni soğukkanlılıkla değerlendirecektir. Şuanda genel merkezimiz de olağanüstü bir toplantı söz konusudur. Oradan çıkacak sonuçları hep beraber ortak değerlendireceğiz ama metanetli olmak zorundayız, soğukkanlı olmak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti kolay kurulmadı, bitmiş tükenmiş bir imparatorluktan bu ülke kuruldu. Biz bu ülkeyi yolda bulmadık. Bu ülkeyi biz karşılıksız sevdik ve sevmeye devam edeceğiz. Üç beş tane insanın almış olduğu kararlara göre terk edecek değiliz. Bu ülkeyi biz demokratik, laik bir hukuk devleti olması için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Nasıl ki Mustafa Kemal Atatürk, Samsun’a çıktığı zaman onun boynunda padişahın idam fermanı asılıydı, öyle mücadele etti” diyen Güneşhan, “Bizler de gerekirse bedel ödemeye hazırız ama bu bedeli biz demokratik yollarla ödemeye hazırız. Kesinlikle insanlar bu söylediklerimin altında başka bir şey de aramasınlar. Demokratik, yasal çerçeveler içerisinde mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu ülke eninde sonunda parlamenter, laik, demokratik bir devlet olacaktır” şeklinde konuştu.
 
“FARK DAHA ARTAR”
“Seçim yenilense açık ve net bir şekilde söylüyorum; eğer normal bir düzende, sistemde yapılacak olan seçimlerde fark daha artar” diyen Güneşhan, şu şekilde cümlelerini sonlandırdı: “İnsanlar inanılmaz tepki koyacak. Ama bizim hiç istemediğimiz, arzu etmediğimiz şeylerin olmasından çekiniyoruz, korkuyoruz. Nasıl 2015 yılında, Haziran ayında erken seçim kararı alındı, Kasım ayına kadar Türkiye kan gölüne döndü, aynı şeylerin bugün olmasını istemiyoruz. Olmaması için biz, elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz. “
 
Gizem Tuğçe BAYHAN